14 Nisan 2016

Türkiye Şehirleri: Kırklareli

Dupnisa Mağarası - İğne Adası - Liman Köy - Longoz Ormanları - Mert Gölü - Erikli Gölü - Kırklareli
İğne Adası Turuna Başlıyoruz.

Aşağıdaki haritalarda gittiğimiz yerleri mavi oklarla gösterdim.
Öncelikle yaklaşık gidiş-dönüş 10 saat araba yolculuğu yaptık. 12.00 ile 18.00 arasında geçen, araba yolculuğu çok olan bir turdu.

İkinci hatırlatma: Atom turla gittik biz. Bakırköy İncirli'den en son bizi aldılar ve gezi başladı. Fakat şöyle bir saçmalıkla karşılaştık. Sona kalan dona kalır hesabı arka koltuklar bize kalmıştı. Diğer katıldığımız turlarda rezervasyon sırasına göre oturma sırası düzenleniyordu. Atom Tur ilk binen en iyi yeri kapar mantığıyla hareket ediyor. Bir daha Atom Turla bir yere gidersek önce oturma düzenini soracağız sonra rezervasyon yaptıracağız. Siz de öyle yapın!!!






2720 metre uzunlukta Dupnisa mağarası ile başladık. 
Mahya Dağının en üst noktalarına tırmanıp mağaraya ulaştık. Aşağıdaki börtü böcekler mağara yolundan...
Kuru ve sulu olmak üzere iki bölünden oluşan mağara Istranca Dağları'nın derin vadilerle yarıldığı muhteşem coğrafyaya sahip Demirköy ilçesine bağlı Sarpdere köyü yakınlarında bulunuyor.
Avrupanın 3. yarasa üreme merkeziymiş ve şuanda çiftleşme üreme dönemlerindelermiş.Yani tek bir yarasa göremedik :(




Aşağıdaki fotoğrafta tepki vermeden yatan kertenkelegillerden olduğu söylenen bir yaratık var. Şahsen  tırstım ancak bu kadar çekebildim. Bazıları benden daha cesaretliydi. Profil fotoğrafını çektiler hayvanın.


Dupnisa, Bulgarca'da derin demekmiş. Bulgar Türklerinin göç yoluymuş. Hatta bu mağarada konakladıkları söyleniyor.





Dünyada sadece beş yerde var olan doğal yapısı bozulmamış Subasar (longoz ormanları) ormanlarına sahip, 671 bitki çeşidini barındıran, birçok eko sisteme ve zengin biyolojik çeşitliliğine sahip İğneada'yı geziyoruz.
 





 Longoz Ormanları deyince bizim beklentimiz biraz yüksekti. Aşağıdaki sazlıklardan sonra longoz ormanlarını görebiliyormuşuz. Tabii biz de bu kadar görebildik :(





Limanköy gezisini yapıyoruz. Adını doğal limanı olduğu için oradan almış :)




Bulgaristan sınırına giderek Bulgar köyü olan Rezovo köyünü karşıdan görüyoruz.
İlk fotoğraf Bulgar Köyü Rezova!!!
Rehberimiz izin alırsak orayı da gezeceğiz demişti. Tahmin edileceği gibi izin alamadık ve tabiki gezemedik!!!

 Ayrıca burası Beğendik ilçesi. Adı neden beğendik diyenler için kısaca yazalım: Zamanında paşalardan biri teftişe gelmiş, etraftaki köylere beğenmiş ama burayı beğenmemiş. Köyün muhtarını-idarecisini bir dahaki teftişte burası böyle olursa vay halinize deyip uyarıp gitmiş. Gerekli düzenlemeler yapılmış filan... Bir zaman sonra tekrar geldiklerinde idareci dayanamayıp sormuş: Paşam köyümüzü beğendiniz mi, o da demiş beğendik beğendik :) İlçenin adı Beğendik kalmış mış mış..







Halkımız közde kahve pişiriyordu biz de fotoğrafını çekebildik!


 
 Sonrasında koruma altında olan Yedigöller Milli Parkı ile rekabet edecek güzellikteki Erikli - Mert -Hamam - Pedina - Saka - Sülüklü ve Ramana isimleriyle anılan yedi gölleri geziyoruz.

Yukarıdaki cümle de tanıtım yazısından ama sadece Erikli - Mert göllerini gördük biz!!






Son olarak rehberimiz ve kaptanımız saygılı ve işinin ehli insanlardı. Oturma düzeni dışında gayet güzel bir gündü :)

  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder